ZAMAN TANZİMİ

Pazartesi, Şubat 25 4 Yorum

Zamanı düşününce çıldıracak gibi oluyor beynim bazen. Zonk zonk zonkluyor kavramlar arasında zihnim. Allah'ım, ne güzel bir sistem, ne müthiş, ne hayret verici! ve benım için ne anlaşılmaz. "La ilahe illallah" diyen notalardan oluşmuş bir nağme zaman sanki. Ve zamanla kayıtlı kelimeler, düşünceler, acılar, gülücükler. Zamana kayıtlı sitemler, mutluluklar, şımarıklıklar ve pişmanlıklar. Bir can bir de kanla ayakta duran insan var ya, onu ayakta tutan bir de zaman.
Çok basit bir şey olmasına rağmen, sizin öylece öğrendiğiniz daha doğrusu size öylece ezberletilen  bilgileriniz var mıdır bilemem ama benim sonradan öğrendiğim, duyduğumda da iliklerime kadar sarsıldığımı hissettiğim nadir anlarımdan biri zaman kavramı ile ilgilidir.

Zaman, ilkokul sıralarında öğrendiğimiz gibi 'geçmiş- şimdi- gelecek' ten müteşekkil bir çizgi değil de, iç içe geçmiş daireler şeklinde helezoniktir. Mübarek gün ve geceleri değerlendirmeye çalışmamız da ondandır. Pasta dilimi gibi düşünün... Yani çok ifade edemedim aslında ama öyledir işte. Şimdi çizerek anlatasabilsem daha rahat anatabilirdim sanırım.. Herneyse...
Yeni düzenimiz vesilesiyle, çok şükür ki, zamanın ne kadar kıymetli olduğunu biraz daha sık hatırlar oldum. Bazen, hatta pek sık, laptop'u açmaktansa elime bir kitap alıp, çocukların curcunası arasına bir kaç cümle sıkıştırmayı yeğliyorum. Zira biliyorum ki, dünyanın buraya yazdığım cümlelere hiç mi hiç ihtiyacı yok. Ama benim okumaya, kendime okumaya, kendimi okumaya, gözümden ve gönlümden geçenleri okumaya, satır aralarına dalmaya öyle ihtiyacım var ki... Neden yazıyorum peki, bahsetmiştim ya, sesli yani yazarak konuşmak gibi olduğundan benim için, terapi niyetine yazıyorum.
İşte bu yoğun ve yorgun 'zamanın çıldırtıcılığı'nda (okuduğum yerdeki bu ifade beni büyülemişti), neden daha gençken okumamışım diye yanıp yakıldıgım bir kitap okudum. Beynimden vuruldum. Dönüp dönüp, altını ve üstünü çizdiğim cümleleri okudum. Aynayı kendime tuttum, sersefil gölgemden korktum. Kitaba baktıkça yüzüme çarpıldı sanki ömür sermayesini nasıl da har vurup harman savurduğum. Saçma sapan, bir çekirdeğin içini doldurmayacak şeyler için ... Her neyse... Başucu kitabım oldu bu aralar rahmetli İbrahim Canan Hoca'nın İslam'da Zaman Tanzimi isimli kitabı. Ve kitap siparişi listesine de Rahmetli'nin diğer kitapları eklendi. Rabbim gani gani rahmet eylesin. Bi de bu kitabı, çocuklarım için de not ettim. Vakti geldiğinde okusunlar diye inşallah, geç kalmadan...
Evet, bu kitap başucuna değil, başüstüne koyuldu ve zamana iftira etmeye tövbe edildi yeniden - bu söylediklerimi unutacağım bir vakit yine, ama yine döneceğim yeniden, umuyorum- ve vakit ziyan etmeden yeni bir kitap indirildi raftan. Ömrümde açılan, bir kitap boşluğunu doldurmanın sevinciyle bismillah dendi. Ve Asr Suresi...


"Yemin ederim zamana: 
İnsanlar hüsranda. 
Ancak şunlar müstesna: 
İman edip makbul ve güzel işler yapanlar, 
Bir de birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler."




     












4 Yorum:

  • Bir Terazi Kizi... dedi ki...

    Yazdiklarina katilmamak mümkünmü,bu aralar bende kitap okuyorum,ne zamandir yapamiyorum derken meger ne cok vaktim varmis! Kitap tavsiyesi süper,ilk isim izinde almak olucak,tesekkürler.

  • ikisatirdokturmelik dedi ki...

    Zamanı biz harcıyoruz diye düşünürken aslında zaman bizi harcıyor:( .... Bazen mi böyle hıssediyorum yoksa hep mi böyle işte onu bilemiyorum....belkide her ikisi doğru olan:)
    Sevgiler

  • Demlikalem dedi ki...

    Farketmiyoruz di mi sozumona kosusturmacalar arasinda... Ben tesekkur ederim :) Umarim severek okursun kitabi. Dolu dolu vakitler biriktirmen dilegiyle..

  • Demlikalem dedi ki...

    :) Belki ikisi de yanlis!? Belki de yasanilanlarin ve yasanacaklarin toplandigi bir karadelik zaman. Yanlisi dogrusu olmadan sadece var olan, var edilen tek bir noktadan ibaret. Ben de bilemedim onu. Zamanlarin apaydin olsun dilegiyle, tesekkurler ugradigin icin..

Yorum Gönder

 

©Copyright 2011 Demlikalem | ...