BİR HANIM Kİ ...

Cumartesi, Ekim 1 0 Yorum
Allah ona misyonunu eda adına müthiş bir zeka lütfetmiş... 
Duyduğunu olduğu gibi kabullenmeyen, onu Kur'an ve Sünnet'in kıstaslarına göre sorgulayan bir fıtrat... 
Kulağı vahiyde, gözü istikbalde... Muhteşem bir köprü gibi... 
İslam'ı hayata hakim kılmada orta yolu temsil edecek kararlı ve azimli bir mübelliğ... 
Muhtemel ihtilaflarda müşfik bir hakem, din adına ortaya çıkacak yanlışlıklarda vakur bir musahhih... 
Onun bulunduğu yerde ayrı bir canlılık var... 

Onun atmosferine girenler vahyin insibağıyla mahmur olduklarını hisseder... 
Maddi veya manevi her hangi bir ihtiyacından dolayı yanına gelip de meselesini çözmeden giden yok... 
Onuruyla yaşamış, karakterindeki faikiyetle hareket eden... 
İman deryasında her  gününe yeni bir mesajla uyanan...
Aylardan Şevval ve duha vakti ve evlilik... 
İkram edilen bir kase süt ve fıtrat ... 
Dupduru ve sadelerden de sade... 
Denge insanı olarak, eldeki imkanlarla hep ahiret yurdunun peşinde olan bunu yaparken de dünyadan da nasipsiz kalmayan ... 
Duruşu çok net: Zühd ve takvanın inceliklerine riayetten asla taviz vermeyen... 
Yaşadığı anın imkanlarını kullanarak her daim terakki adına yol alınması gerektiğine yürekten inanan... 
Başladığı her ameli sonuna kadar devam ettirmeyi vazgeçilmez borç bilen... 
Hayata böyle bir pencereden bakan ve sadeliği en ince çizgide yaşayan... 
Genç olmasıyla ve etrafındakilerinin de çoğu zaman kendi yaşına yakın olmasıyla büyük bir açılım zeminini oluşturan... 
Sünnete olan yakınlığı, Kur'an kültürüne olan vukufiyeti, hemcinslerinin meseleleriyle yakından ilgilenen sevecen tavırlı...  
Her bir adımın muhasebesini daha onu atmadan yapan ve onları Allah Resulü'nün hoşnut olup olmaması esasına göre belirleyen... 
Yoku verdiğinde varlığa ereceğini bilen ve insanlara öyle muamele eden.... 
Hüznü sürura çevirebilen... 
İki kez Emin Meleği gören ve onun selamına mazhar bir hanım...  
Kendi ifadesiyle biraz kıskanç ...  
İstirahat etmek için onun dizlerine başını koymayı tercih eden Güzeller Güzeli bir eşe sahip... 
 Karşılıklı sevgilerinin derinliği herkesçe malum...  
Başı onun göğsü ile sinesi arasında olduğu sırada ruhunu teslim eden Güzeller Güzeli bir eş ve O'nun muhabbetine haiz bir hanım...

Humeyra, Uveyş, Aiş, Muvaffıka.... 
Vahyin gölgesinde değil, bizzat ışığında tomurcuklanan, büyüyen, yetişen, serpilen, Efendiler Efendisi'ne "eş" olma şerefine mazhar nadide bir hanım...


Yukarıdaki italik harflerle yazılan ifadeler, Dr. Reşit Haylamaz Beyefendi'nin "Hazreti Aişe" isimli kitabından iç çeke çeke, bir sonraki yazılana geçmek için kalbim pır pır ata ata okuduğum ve altını çizerken kalbime de bir çizik attığım satırlardan...

Hem imrenerek, hem hayal kurarak, hem de içim bir hoş olarak okuyorum kitabı. Okurken de çoğunlukla zaman geçmese, çocuklar uyanmasa, ben de oracıkta oluversem dediğim bir anlatıma çekiliyorum. Kendimi bazen Hz. Aişe Validemiz'in yerinde buluyorum, bazen de Efendimiz'in (sallallahu aleyhi vesellem) huzuruna gelen biri oluyorum ister istemez.

Hz. Aişe Validemiz, Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) ile koşu yarışı  yaptığında, ben kazanmışım gibi seviniyor; ikincisinde Hz. Aişe geride kaldığında "İşte bu önceki müsabakanın karşılığıdır." diyen Güzeller Güzeli'ne sanki ben tebessüm ediyorum...

Allah'ın en Sevgilisi (sallallahu aleyhi vesellem) vefatından önce rahatsızlandığı dönemde, mübarek başı ağrıdığı zamanlardan birinde Hz. Aişe'nin de başı ağrıyor ve "Vah başım!" diye inlediğini duyan Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) "Blakis, vah benim başıma!" -yani benim ağrılarımın yanında seninki ne oluyor manasında- diye latifeyle mukablede bulunarak; "Benden önce ölsen ne çıkar ki, seni Ben yıkar, Ben kefenler, namazını Ben kıldırır ve mezarına da seni Ben emanet ederim." diye buyurduğunda Hz. Aişe'nin cevabını göz yaşlarıyla karışık bir tebssümle okudum... Sanki o sahnede ben de vardım...


Henüz kitabın üçte birlik kısmını okuyabildim. Okudukça Hz. Aişe'yle biraz daha yakınlaştığımı hissediyorum bittabi ki Efendimiz'e de (sallallahu aleyhi vesellem). Bu yakınlık hissini de özlediğimi farkettim... Meğer ne kadar uzak kalmışım... Ne kadar uzakmışım... ...


Teşekkürler Reşit Haylamaz Bey... İyi ki yazmışsınız, sağolun, var olun....








0 Yorum:

Yorum Gönder

 

©Copyright 2011 Demlikalem | ...